• BIST 9716.77
  • Altın 2427.694
  • Dolar 32.5699
  • Euro 35.0032
  • İstanbul 22 °C
  • Ankara 27 °C

Marsilyalılar’ın Gözü Türk Taşımacılarında

Marsilyalılar’ın Gözü Türk Taşımacılarında
İstanbul ve Mersin’de geçtiğimiz yıl Kasım ayında Marsilya Limanları’nın tanıtımına ilişkin toplantılar düzenleyen Via Marseille Fos Derneği, bu kez de Türk müşterilerinden oluşan bir heyeti ağırladı


İstanbul ve Mersin’de geçtiğimiz yıl Kasım ayında Marsilya Limanları’nın tanıtımına ilişkin toplantılar düzenleyen Via Marseille Fos Derneği, bu kez de 4-5 Haziran 2014 tarihlerinde Türk müşterilerinden oluşan bir heyeti ağırladı. Türk basınından sadece Aysberg’in katıldığı ziyarette Türkiye’den armatörler, RO-RO operatörleri, transit yük taşıyıcılar, denizcilik acenteleri ve ihracatçılar iki gün boyunca Marsilya limanları hakkında bilgilendirildi.

 

Fransa’nın güneyinde yer alan Marsilya, tarihi bir liman kenti. Şehrin batısında ve doğusunda iki limanı barındırıyor. Doğudaki Marseille Limanı, yük gemilerinin yanısıra feribot, cruise gemisi gibi yolcu gemilerine de ev sahipliği yapıyor. Afrika güzergahlarına çalışan RO-RO gemileri de Marseille Limanı’ndaki terminalleri kullanıyor. Batıdaki Marseille Fos Limanı ise daha çok kıtalararası konteyner trafiğine hizmet ediyor.

 

Türkiye’den yaklaşık 30 kişilik delegasyonun ağırlandığı iki günlük tanıtım gezisinde öncelikle liman ile ilgili bilgilerin paylaşıldığı bir konferans yapıldı. Limanlara ilişkin verilerin paylaşıldığı konferansta en çok vurgulanan konu ise, limanın önemli oranda müşteri kaybetmesine neden olan grevin ardından 2011 yılında yapılan ve özelleştirme esasına dayanan reform sayesinde sosyal barış çerçevesinde iş bırakmaların minimum düzeye inmesi ile operasyonlarda kesintisizliğin sağlanması oldu.

 

Başkonsolos Deniz Erdoğan konuştu

 

Türkiye Başkonsolosu Deniz Erdoğan da Türk heyetini karşılayan yetkililer arasındaydı. Fransa’nın ikinci büyük şehri olan Marsilya’nın artan oranda göç aldığını ve dinamik bir nüfusa sahip olduğunu söyleyen Erdoğan, Fransa’nın güneyindeki PACA bölgesine ilişkin verileri paylaştı. Buna göre; Türkiye, 2013 yılında PACA bölgesinin ihracatında 7’nci, ithalatında ise 12’nci sırada yer aldı. Bölgeden Türkiye’ye ihraç edilen ürünlerin başında demir, çelik, otomotiv ürünleri, elektronik, kimyasallar ilk sırada yer alırken Türkiye’den ithal edilen ürünler ise otomotiv, meyve, sebze, inşaat malzemesi ve tekstil olarak sıralandı. Bölgenin Türkiye ile toplam dış ticaret hacmi yılda 12 milyon Avro olarak gerçekleşti.

 

Marsilya limanlarına inceleme gezisine katılan Türk heyetinde, Deniz Ticaret Odası İzmir Meclis Başkanı Geza Dologh da bulunuyordu. Deneyimli denizci Dologh, aynı zamanda iş yaptığı ve yakından tanıdığı Marsilya limanlarında bir nevi ev sahibi gibiydi. Marsilya bağlantılı deniz taşımalarını anlatan Dologh, bu arada Marsilya’yı Foçalılar’ın kurduğunu söylemeyi de ihmal etmedi. 

 

Woehrel: “Limanımızda mal değişimi artış oranı yüzde 28”

 

Marseille Fos Limanı CEO’su Christine Cabau Woehrel de konuşmasında, “Biz, Akdenizli kardeşleriz, bu nedenle güçlü bağlarımız var. Aramızdaki ilişkiler deniz temeline kurulu. Burada sizlere Marseille’in güçlü ve yapıcı bir ortak olabileceğini göstermek istiyoruz. Denizcilik işinde Türkiye’nin ne kadar dinamik bir pazar olduğunu hep heyecanla gözlemledim. Bu nedenle Marseille Limanı, Türk limanları ve Türk denizcilik profesyonelleri ile ilişkilere çok önem verecek” dedi. 2013 yılında Marseille Limanı ile Türkiye arasında 3.2 milyon tonluk yük alış-verişi olduğunu; bunun 1.3 milyon tonunun dökme sıvı, 1.5 milyon tonunun genel kargo ve 300 bin tonunun da konvensiyonel yük olduğunu söyleyen Woehrel, “2012-2013 yıllarında limanımızdaki mal değişimi artış oranı yüzde 28 olarak gerçekleşti. En büyük artış, Marseille ile Türk limanları arasında konteyner trafiğinde yaşandı. Çok sayıda denizcilik şirketinin Marseille Fos ile Türkiye arasında yeni hizmetler başlatmasını memnuniyetle karşılıyoruz. Bunu yaparken çok akıllıca davrandılar çünkü Türkiye pazarına baktığımızda, 2012 ile 2013 arasındaki konteyner artışı yüzde 40 oranında gerçekleşti. Bu sadece başlangıç, yapılacak daha çok şey var” şeklinde konuştu.

 

Bonvalet: “Üç modlu taşıma sunan Akdeniz’deki tek limanız”



Coğrafi olarak önemli bir noktada yer alan Marsilya limanlarının, Avrupa pazarlarına ulaşmada doğal bir köprü konumunda olduğunu belirterek konuşmasına başlayan Marseille Fos Limanı Gelişmeden Sorumlu Ticari Bölüm Direktörü Monica Bonvalet, limanlar ile Fransa’nın ötesinde İsviçre, Almanya ve daha kuzeye ulaşım sağlandığını vurguladı. “Marsilya’da iki liman bulunuyor: Marseille ve Marseille Fos. Doğudaki liman, şehrin içinde yer alıyor. Onun 60 km batısında Marseille Fos var ve ikisinin arasında da Marsilya Provence uluslararası havalimanı yer alıyor” diyen Bonvalet Marseille Fos limanına ilişkin verileri de paylaştı.

“Geçen sene Marseille Fos’a 8 bin 500 uğrama oldu. 80 milyon ton kargo, tesislerimizden geçti. Bunun 46 milyon tonu fuel oil, dökme sıvı yük idi. Genel kargo 17.3 milyon tondu, 2014’ün ilk yarısında bu rakam önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1.5 artış ile 4.3 milyon ton olarak gerçekleşti. Genel kargoya konteyner ve RO-RO dahil. Yine 2013 yılında 1 milyon 97 bin TEU konteyner elleçlendi. 2014’ün ilk çeyreğinde ise rakam, yüzde 9 artış ile 288 bin TEU oldu. 2013’de limanda 13.2 milyon adet araba elleçlendi, ilk çeyrekte bu oran yüzde 15 arttı” diyen Bonvalet, Türkiye ile gerçekleşen ticarete de değindi. 2013 yılında 55 bin TEU konteyner elleçlendiği ve 2014’ün ilk çeyreğinde ise rakamın yüzde 40 büyüdüğünü söyleyen Monica Bonvalet, limanın sağladığı multimodal olanaklara ilişkin de şu bilgileri verdi: “Üç modlu taşıma sunan Akdeniz’deki tek limanız. Yılda yaklaşık 500 bin kamyon batıdaki tesislerden geçiyor. Konteynerlerimizin yüzde 85’i karayolu ile taşınıyor. Kamyonlar için limandaki işlem süresi ortalama 25 dakika sürüyor. Bir diğer taşıma seçeneği de demiryolu. Hem Marseille hem de Fos’da tesislerin içinde demiryolu peronları var ve buralara gelen yükü taşıyan trenlerin yüzde yüzü terminallere hiç beklemeden ulaşabiliyor. Limanların Rhone ve Saone nehirlerinin kıyısında yer alması sayesinde mavnalar ile nehir taşımacılığı da yapılıyor.”

 

Bonvalet, bölgenin sahip olduğu diğer lojistik olanaklarla ilgili de bilgi vererek; “Bundan 10-15 yıl önce Provence’in bu kadar çok depoya sahip bir bölge olacağını kimse tahmin edemezdi. Bugün Fos’un çevresindeki 30 km’lik alanda işler durumda bulunan 3 milyon m2’lik depo yer alıyor. Fos’un çevresinde beş önemli lojistik platform yer alıyor. Bunlardan Clesud, Parc de la Crau ve Saint Martin de Crau, Fos’a 30 kilometrelik mesafe içinde yer alıyor. Kendi bölgesinde ise Feuillane ve Fos Distriport olmak üzere iki önemli platform var. Bu platformlarda Geodis, Ceva, Michelen, DB Schenker, Mattel, Eurorail, SDV, Danone, Ikea, Carrefour gibi markalar yer alıyor” dedi.

 

Latz: “Türkler taşımacılık işini iyi biliyor”

 

Marseille Limanı’nın iki terminalinden sorumlu olan Sebastien Latz,  “Türkler taşımacılık işini iyi biliyor. Türk yatırımcısı olan CMA CGM için çalışıyorum ve sanırım bu, Marsilya’daki en büyük yatırımdı” dedi. Latz, 3 yıl önce Marsilya’ya çalışan ancak sona eren RO-RO işi için de, “Bu işi yeniden kazanmak istiyoruz ve geri almak için elimizden geleni yapmaya hazırız” şeklinde konuştu.

 

Marseille Fos Limanı ile ilgili bilgiler veren Claus Ellemann Jensen ise limanının batı tarafında daha az Türk hissedar bulunduğunu ancak Türkiye ile bağlantıların mevcut olduğunu söyledi ve liman ile ilgili şu bilgileri verdi: “Global bir limanı yerel bir liman ile karşılaştırmak istemem ancak Fos’daki altyapı ile biz genelde kıtalararası konteyner hatlarını ağırlıyoruz. Ayrıca Türkiye de dahil olmak üzere Akdeniz taşıma deniz hatları da bu limanı kullanıyor. İki adet özel konteyner terminali var; biri 80 hektar alanda kurulu olan Eurofos ve diğeri de 50 hektar alan üzerinde kurulu olan Seayard. Toplam kullanım alanı 38 hektar olan ancak halihazırda 20 hektarı kullanılan iki araç terminali ve 3 adet de dökme yük terminali mevcut. Ayrıca, dünyada hacim açısından üçüncü sırada yer alan merkezi bir petro-kimyasal terminali de bulunuyor.”

 

3 yıl önceki liman reformundan sonra limanın istikrarlı ve huzurlu bir ortama kavuştuğunu söyleyen Jensen, sadece yöneticilerin değil saha çalışanlarının da işlerine dört elle sarıldığını belirtti ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Liman reformundan bu yana özel şirketler limanın batı kısmına 100 milyon Avro yatırım yaptılar ve önümüzdeki yıllarda 100 milyon Avro daha yatırım bekliyoruz. Burada telaffuz edilen büyüme rakamlarını değerlendirirken lütfen kendi ülkenizdeki rakamları göz önüne almayın çünkü Türkiye bu alanda olağanüstü bir gelişme gösteriyor. Batı Avrupa’ya bakarsanız yüzde 1, 2 büyümeler iyi ve sağlıklı oranlar olarak görünüyor. Biz rakamlardan memnunuz çünkü güvenilirliğimizin arttığını gösteriyor. Merkezi Lyon’da, Tolouse’da, Güney Fransa ile Kuzey Avrupa’da bulunan müşteriler giderek artan oranda yüklerini Marseille Fos üzerinden getiriyorlar. Son yıllarda İsrail’den gelen çabuk bozulabilir kargonun çoğu Kuzey Avrupa’ya Slovenya üzerinden aktarılıyordu. Geçen yıl bazı göndericiler, ilgili hat işleticileri ve ithalatçılar ile birlikte bu işin büyük kısmını buraya kaydırmaya karar verdiler. Türkiye’den de inanılmaz miktarda çabuk bozulabilir kargo gönderiliyor. Bunlar kamyonlar ve sonra da konteynerler ile Kuzey Avrupa’ya taşınıyor. Bu işin limanımıza kaydırılması konusunda girişimleri büyük memnuniyetle karşılarız.”

 

Liman yetkilisi Jaap van den Hoogen de son üç yıldır limanın ulaşım, trafik ve ekipman açısından sıkıntısı kalmadığını vurguladı. Bu yıl konteyner taşımacılığında geçen yıla oranla elde edilen yüzde 9 büyümenin önemli bir artış olduğunu söyleyen Hoogen, Marseille ve Marseille Fos olarak sadece dolu konteynerdeki artış oranını verdiklerini de hatırlattı.

 

Transit sürelerinin İstanbul için ihracatta 5, ithalatta 7; Mersin için de ihracatta 7, ithalatta 12 gün olması limanın rekabet gücünü arttırıyor. 2013 yılında genel kargoda 4’üncü, konvensiyonel kargoda ise birinci sırada yer alan Türkiye, Marseille Fos Limanı için önemli bir yere sahip.

 

Marsilya-Türkiye yük hareketleri

 

Via Marseille Fos aracılığıyla Türkiye’yle yapılan değişimleri gerçekleştirmek için denizyolu, karayolu ve demiryolu bağlantıları sayesinde, Fransız ve Avrupa pazarlarına direkt erişimi sağlayan, öncelikle ayrıcalıklı coğrafi konumu üzerinde durulacaktır. Günde hemen hemen bir (ayda 29) mola vererek, aynı zamanda sık sık denizcilik hizmetleri sunmanın yanısıra, Türkiye’den Marseille Fos Limanı’na 5'i konteyner taşıyıcısı, 1'i conro ve 2'si RO-RO olmak üzere, doğrudan 8 hizmet sağlanıyor. İstanbul istikametine yapılacak ihracatın transit süresi 5  gün, Mersin'e 7 gün olması, Marsilya Fos Limanı’na rekabet gücü veriyor. Türkiye’den en fazla taş ve elektrikli ev eşyaları ithalatı gerçekleşirken Türkiye’ye yapılan ihracatta ilk sırayı katı plastik maddeler ve kimyasal ürünler alıyor. Konvensiyonel yük hareketi temel olarak demir ürünlerinden ve Fos’da yer alan Arcelor Mittal fabrikası çıkışlı levhalardan oluşuyor.

 

Türkiye’den katılım yoğun oldu




Marsilya limanlarını ziyaret eden 29 kişilik Türk heyetinde Akdeniz bölgesi denizcileri ağırlıktaydı. Ancak Mersin ve İskenderunlu denizciler kadar olmasa da İzmir, Bursa ve İstanbul’dan da katılım gerçekleşti. Yalnızca denizcilik acenteleri, yük operatörleri değil, asıl yük sahiplerinin de ekipte yer alması dikkat çekiciydi. Limanın konumu ve sunduğu büyük ölçekli karasal operasyon sahasıyla otomotivcilerin kullanımına uygun olması, katılımcı profiline de yansıdı. Nitekim, kara terminalinde sıralanmış Marmara çıkışlı otomotiv ürünlerinin görüntüsü etkileyiciydi.

 

İnceleme gezisine katılanlar arasında Tofaş, Temsa gibi otomotivciler dışında Vestel, Arçelik gibi Türkiye’nin önemli sanayi ve dış ticaret şirketleri de vardı. Gezi ve liman hakkında görüşlerini belirten Fiat Auto Lojistik Sorumlusu Banu Hızal Terzioğlu, “İyi bir yönetim kadrosu limanın başına geçmiş, gayet istekli ve mantıklılar” diyerek şunları söyledi: “Bu anlayışla, nakliyeciler ve dolayısıyla üreticiler için avantajlı tarifeler ile çalışılabilir. Limanın kapasitesi de oldukça fazla. Gemiler farklı limanlardaymışçasına elleçlenebiliyor. Liman inşa edilirken deniz tarafına doğru uzatılmış, sahil ile kısıtlı kalınmamış. Bu da operasyonları rahatlatan, sıra bekleme sürelerini aşağı çeken bir etken. Bence değerlendirilmeli. Tofaş olarak hali hazırda kullandığımız FOS Limanı ise daha tecrübeli bir liman. Konteyner elleçleme amaçlı olarak kullanılan kreynlerin (vinç) en büyüklerinden 2 adet var ki bu da en büyük konteyner gemilerini dahi elleçleme imkanı sunuyor.  Kara alanı olarak da atıl kapasiteye sahip, bu da tarifelerde uygun indirimler alınabileceğini gösteriyor.”

 

Arçelik İhracat Lojistiği Uzmanı Hanife Aktunç ise, “Gelişmeye açık bir liman” diyerek; “Stratejik olarak çok güzel bir yerde. Dağıtım kanalı olarak iyi bir noktada. Tren bağlantısı güzel olur, maliyet avantajı oluşursa dağıtım yapılabilir. Beş gün gibi çok hızlı gelen hatlar var. Normalde treyler ile transit 8-10 günde yapılıyor. Çok acil bir yük, üretim tarihi de uyuyorsa, güney limanından kuzeye daha iyi transfer yapabiliyor. Burası treylerden daha ucuz maliyetle değerlendirilebilir. Bu açıdan gelişmeye açık bir liman. Fakat gün itibariyle hareket, beklediğimiz ya da düşündüğümüz ölçüde değildi. Üç sene önceki grevin etkileri hissediliyor. Kaçan müşteri yüzde 100 geri gelmez ama umut vaat ediyor” şeklinde konuştu.

 

Ulusoy RO-RO Ticaret Müdürü Volkan Eruçar: “Doğru bir liman”




Akdeniz’in önemli RO-RO operatörlerinden Ulusoy RO-RO Ticaret Müdürü Volkan Eruçar da, “Bana göre doğru bir adres” diye tanımladığı Marsilya için şunları söyledi: “Türkiye’nin Avrupa’ya üçüncü büyük ihraç kapısı Fransa ve Fransa’da da Marsilya en doğru adres. Hub olarak doğru bir yer gibi görünüyor. Doğru bir liman olduğunu düşünüyorum. Çünkü Cebelitarık’a çıkıp, yukarı gitmek RO-RO için uygun değil. Lyon ve Paris’e en uygun yer gibi. Hemen yanında otoban var. Havalimanı olması da RO-RO işletmecileri için çok önemli. Havalimanı ile liman arası 15-20 dakikada... Bu büyük bir avantaj. Ciddi bir geri sahası var. 2011’den sonra grev problemleri çözülmüş. 2008’den sonra özelleştirme ile yeni bir yapılanmaya girmişler ve tüm liman, yönetim devlette olmak şartıyla özelleştirilmiş. Bu da operasyonların hızlanmasını sağlamış. Konteyner için tren hatları var ama Trieste’ye göre eksiği; şu anda römork ve treyler için tren hattı yok. Düşünülüyormuş ancak bu düşünce -anladığım kadarıyla- RO-RO gemilerinin gelmesiyle hayata geçecek.

 

Yanında Toulan var ama onun ne gibi avantajları var bilmiyorum. U.N. RO-RO Toulon’u tercih ediyorsa başka cezbedici yönleri olabilir.

 

Kuru yük işletmeciliği de yapıyoruz. Marsilya Fos Limanı, bunun için fazlasıyla yeterli. Eğer yeterli yük temin edebilirsek bu aynı zamanda İspanya yükünü de destekler. Buradan Barcelona 7-8 saat. Buraya açacağınız bir hat size Barcelona-İspanya yükünü de alabilir.”


7 Ağustos 2014

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
MAİL BÜLTENİ ABONELİĞİ
Güvenlik Resmi
Mail adresinizi kaydederek en güncel haberlere kolayca ulaşabilirsiniz
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2023 Kargo Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (+90-212) 217 49 59 (Pbx) Faks : (+90-212) 211 62 77