Daha Güzel Olacak

Bulunduğumuz bölgeden kaynaklanan ve ülkemize de etki eden sorunlar yaşanıyor. Ancak yeni yeni fırsatlar da doğuyor. Irak kapısı kapanıyor, Suriye geçişleri duruyor belki ama İran ve Rusya farklı olanaklar sunuyor.

Elbette her ikisi de ‘zor’ ülkeler ancak ambargonun kalkması ile ihtiyaçları şişmiş bulunan çok büyük projelere gebe İran’a yönelik hem Türkiye’den hem de Avrupa’dan transit taşıma olanakları bulunmaktadır. Rusya zaten kendi başına büyük bir pazar. Üstelik Türk taşımacılık ve lojistik şirketlerinin bu ülkenin yollarına, limanlarına, depolarına, gümrüklerine, her türlü çalışma şartlarına karşı deneyimleri ve ilişkileri bulunuyor. Bu know how, batılı şirketler için de çok ciddi olanaklar doğuruyor. Avrupalılar için Rusya’ya sadece kuzeyden ve sınırlı seçeneklerle erişmek yerine Türkiye’nin sunabileceği çok daha ekonomik, güçlü ve bol seçenekli çözümler var...

Türkiye iyi bir yerde ve ard arda gelen projelerle ön açıyor. Lojistik hareketin yönünü etkileyecek olan üçüncü köprü hizmete açıldı. Köprünün demiryoluna da açılması halinde pek çok şey değişecek. Marmaray ile Asya ve Avrupa deniz altından bağlandı. Avrasya Tüneli de 20 Aralık’ta açılıyor.

Öte yandan Körfez geçişlerinde her zaman dönemsel ve mevsimsel sorunlar olmuştur. Köprü yapılıncaya kadar karayoluna ek olarak hizmet veren feribotlar halen çalışmaya devam ediyor. Ancak köprü ile Türkiye’nin en önemli endüstri bölgesindeki lojistik için bir alternatif daha oluşmuştur. Sadece İstanbul, Bursa, Kocaeli ve Sakarya değil tüm proje bittiğinde, Ege Bölgesi’ne giden araçların da yolu kısalıyor.

Üçüncü havalimanı, hava yolu taşımacılığında çok şeyi değiştirecek. Yolları, güzergahları, tercihleri alt üst edebilecek bir yatırım... Sadece 1.4 milyon metrekare kapalı alana sahip büyüklüğü ve yıllık 5.5 milyon ton kapasitesiyle hava kargo taşımacılığında çok farklı seçenekler yaratacaktır. Özellikle yaygın bir ağa sahip lojistik operatörleri şimdiden burada yerlerini almaya başladılar.

Türkiye’nin ulaşım olanaklarını, sunduğu avantajları, lojistik gelişim seyrini herkesin açıklıkla gördüğüne inanıyorum. Son 10 yılda yapılmış bulunan sayısız viyadük ve tünellerle kısaltılan ve seyir kalitesi artırılan bu yollar sayesinde, batıda Bulgaristan ve Yunanistan’dan yapılan girişlerle doğu ve güneyde Gürcistan, İran, Irak ve Suriye’ye sorunsuzca gitmek artık daha kolay.

Altyapısı ve coğrafyası çok büyük olanaklar sunan Türkiye’nin hukuki yapısı da önemli gelişmeler gösterdi. Pek çok AB uyumlu yasa çıkartıldı. Uluslararası konvansiyonlara imza konuldu. Bu sayede yaşanan birçok sorun çözüme kavuştu.

Köprüler, yeni yeni yollar, tüneller, deniz ve havalimanları ve tüm bunların yarattığı olanaklar göz kamaştırıyor. Atılan bu adımlar bugün artık logitrans’ın gerekliliğini ve önemini de kanıtlıyor. 16-18 Kasım tarihleri arasında İFM’de ziyaretçilerini ağırlamak üzere hazırlanmış bulunan logitrans’ın katılımcılarının ve ziyaretçilerinin sayısı kadar kalitesi de oldukça üst düzeyde. Lojistiğe, Türkiye’nin alt yapısına, logitrans’a inanmış olan 20 dolayında ülkeden gelen katılımcılar, 15 bin dolayındaki ziyaretçilerinin yanı sıra farklı yollardan fuarı izleyen kesimlere, tüm dünyaya lojistik hizmet sunabileceklerini kanıtlıyor. 

İlker ALTUN
ilker@aysberg.com

Kargohaber Dergisi (Sayı:214)

Scania Eğitim Laboratuvarı Konya'da Açıldı
Renault Trucks Yeni Modelleri İle Türkiye Turuna Çıkıyor
Iveco Group’un Yeni CEO’su Olof Persson Oldu
TruKKer Avrupa'da Hizmet Ağını Genişletmeyi Hedefliyor
Otokar, Atlas Kamyon Ailesine İki Yeni Model Ekledi