İşin Başı Felsefe

Dünyanın, nitelikleri açısından lider lojistik hizmet üreticisi Almanya’dır. Türkiye’deki yatırımları ve dış ticaretimizdeki rolü itibariyle dikkatle gözlenmesi gerekiyor.

Ülke, lojistik alanında kendi içinde yıllık 230 milyar Euro dolayındaki iş potansiyeline sahip. Süreçlerin hiçbir aşamasında tesadüfe yer olmayan bir lojistik hizmet üretimi gerçekleştiriliyor. İşte bu sayede, giderek karmaşıklaşan iş yapma modellerine ilişkin çözüm yollarını Almanya’da bulmak mümkün olabiliyor.

Federal hükümet, Ağustos başında, amacı altyapı bakım ve inşası için yönetilebilir bir strateji oluşturmak olan yeni “2030 yılı Alman Federal Ulaştırma Altyapı Planı”nı onayladı. Bunun anlamı; yüzde 55,65 oranında bir artışla 269.6 milyar Euro hacme sahip 1,000’in üzerinde yeni proje demek oluyor. Bütçe rakamı 2003 yılı planında 173.2 milyar Euro düzeyindeydi. Yatırımlarda Almanya’da da ilk sırayı karayolları alıyor. Bütçede yüzde 49,3 karayolu, 41,6 demiryolu ve 9,1 de denizyoluna pay ayrılmış bulunuyor.

Bunları nereden mi öğreniyoruz; bu yatırımları anlatırken; ‘Ana aksların ve merkezlerin güçlendirilmesine odaklanılıyor’ diyen Altyapı, Mobilite, Araştırma, Dijital Toplum ve Karayolu İnşasından Sorumlu Alman Hükümeti Federal Ulaştırma ve Dijital Altyapı Bakanlığı Müsteşarı Rainer Bomba’nın, Kargo Haber için verdiği röportajdan... Akademik danışmanımız Prof. Stefan Iskan tarafından gerçekleştirilen ve dergimizin ileriki sayfalarında yer alan bu kapsamlı röportajın daha keyifli bir şekilde okunması için fazla ayrıntısına girmeyeceğim ama bazı noktaların da altını çizmek istiyorum.

Okurlarımız hatırlayacaktır; 212 sayılı Kargo Haber’de özellikle elektromobilite, ağa bağlı araçlar, çekici katarları konularına kapsamlı şekilde değinmiştik. Benzer kavramlar; içleri doldurularak, giderek daha fazla oranda ete kemiğe büründürülerek Hannover IAA Fuarı’nda görücüye çıktı. Aynı konular Kasım ayında İstanbul’da gerçekleştirilen logitrans’ta da çeşitli platformlarda dile getirildi. Görülüyor ki artık hayatımızda önemli dönüşümlere neden olacak ‘21. Yüzyıl’ın mega teması dijitalleşme’, sektörümüzde lojistik 4.0 ile vücut buluyor. Yeni teknik imkanlar ve fiber optik hatlar alanında Türkiye’nin de önemli adımlar attığını görüyoruz. Güçlü bir dijital altyapı, Almanya’da da ilk sırada ve 4 milyar Euro’luk federal bir fon programı ile destekleniyor.

Güçlü bir dijital altyapı ile birlikte, Türkiye’nin de gündemindeki 5G’nin ikinci önemli dönüşümü yaparak lojistiği önemli ölçüde şekillendirmesi bekleniyor. Diğer yeniliklerin yanı sıra ürün takibinin bir sonraki aşamasında, 5G teknolojisi ile taşıma araçlarının veya ürünlerin konum verileri son derece doğru şekilde toplanabilecek.

2020 yılında, elektronik olarak bağlı çekicilerin yarı otomatik operasyon için pazara sunulmaya hazır hale gelmesi bekleniyor. Bu da Almanya’nın lojistik yatırımlarındaki üçüncü temayı oluşturuyor. Elektromobiliteyi desteklemek adına ayrılan 300 milyon Euro’luk şarj istasyonları programının hayata geçmesiyle, 2020 itibariyle taşımacılık da bundan yararlanabilir olacak.

Teknoloji, altyapı yatırımları, milyarlarca Euro, ‘sihirli’ sözcükler hepsi bir yana; Almanya’nın gelişmişliğinin ve refahının özünde, aynı zamanda taşımacılığı taçlandıran; “Gönderi araçlarının lojistik sektöründe yeni fırsatlar bulması gerekir ki; gelecekte de Almanya’nın refahının temel taşı olarak kalabilsin” felsefesi yatıyor... 

İlker ALTUN
ilker@aysberg.com

Kargohaber Dergisi (Sayı:217)

Scania, SUPER Modeliyle ‘Yeşil Kamyon’ Ödülünü Kazandı
Yelken Takımının Lojistik Sponsoru Arkas Line Oldu
Scania Eğitim Laboratuvarı Konya'da Açıldı
Renault Trucks Yeni Modelleri İle Türkiye Turuna Çıkıyor
Iveco Group’un Yeni CEO’su Olof Persson Oldu
TruKKer Avrupa'da Hizmet Ağını Genişletmeyi Hedefliyor