yurtiçi ve yurtdışı taşıma, konvansiyonel ve e-ticaret depolama, dağıtım, montaj ve ihracat iş süreçlerini içeren bir yapılanmaya sahip olduklarını söyledi.
Lojistik sektöründe 80’inci yılını kutlayan Horoz Lojistik günümüzde, ortaklarının tedarikçisinden müşterisinin müşterisine kadar olan süreçte entegre lojistik hizmetler sunarak iş ortağının rekabet gücüne katkı sağlamayı hedefleyen bir lojistik şirketi olarak hizmet veriyor.
Mevcut depoları, bölgesel dağılımları ve toplam kapasiteleri hakkında bilgi veren Mehmet Akyıldız, “Yurtiçi Komple Taşıma, Depolama ve Dağıtım, E-Ticaret Lojistiği, Mikro ve E-İhracat, E-Ticaret Depoculuğu, Mobilya Montaj ve Satış Sonrası Hizmetler, Uluslararası Karayolu ve Demiryolu Taşımacılığı ve Fransız Ortağımız Bollore Logistics ile Denizyolu ve Havayolu Forwarding Hizmetleri, Konteyner Dahili Taşımacılığı ve Proje Kargo Taşımacılığı alanlarında faaliyet göstermekteyiz.
Yurt içinde 34 ilde, 67 lokasyonda yer alan lojistik merkezlerimizde toplam 389 bin 117 m2'lik depolama alanımız mevcuttur. Yüzde 50'si Marmara Bölgesi, yüzde 20'si Ankara, yüzde 30'u ise diğer bölgelerimizde bulunmaktadır.
Horoz Lojistik olarak kendimizi "Entegre Lojistik Çözüm Ortağınız” sloganıyla tanıtıyoruz. Bu ifadeye yakışır şekilde; yurtiçi ve yurtdışı taşıma, konvansiyonel ve e-ticaret depolama, dağıtım, montaj ve ihracat iş süreçlerini içeren bir yapılanmaya sahibiz.” dedi.
Depolarında, ağırlıklı olarak Beyaz Eşya, Hazır Giyim, Küçük Ev Aletleri, Tekstil, Isıtma-Soğutma Sistemleri gibi çok çeşitli alanlarda hizmet verdiklerini belirten Akyıldız, “Depolarımız özellikle e-ticarete konu tüm sektörler göz önüne alınarak yapılandırıldı. Bu sebeple birçok müşteriyi barındırma kapasitemiz var. Halihazırda sektörünün önde gelen oyuncularına hizmet 
veriyoruz. Tesisler kurulurken Horoz Lojistik’in 80 yıllık tecrübesinden hareketle, sektörün dinamizmi, darboğazları düşünülerek hayata geçiriliyor. Büyüyen e-ticaret hacmiyle birlikte müşterilerinde lojistik firmalarından beklentileri değişti. Değişen piyasa dinamiklerinde başarılı olmanın yolu da bu beklentileri tam manasıyla karşılayabilmekten ve lojistik kaynaklı müşteri şikayetlerini ortadan kaldırabilmekten geçiyor. Biz de müşteri memnuniyetine değer veren, sipariş verilen ürünlerin son kullanıcıya hızlı ve doğru şekilde ulaşmasını önemseyen ve tüm bu süreçleri şeffaf bir şekilde takip etmek isteyen firmaları hedefleyerek hizmet vermekteyiz. Böylelikle, siparişlerin çok yüksek sayılara çıktığı ve lojistiğe konu şikayetlerin fazlalaştığı özel günlerde dahi iş akışını etkin bir şekilde yöneterek; doğru, hızlı ve şeffaf bir depo açığını kapattık” diye konuştu.
Mehmet Akyıldız sözlerini şöyle sürdürdü: “Depolarımızda; Elektrikli Transpalet, Reachtruck, Dar Koridor Makinesi, Forklift, Konveyör ve Asansör gibi işimizi kolaylaştıran, hızımızı arttıran gerekli tüm ekipman ve sistemler kullanılmaktadır. Kullanacağımız ekipmanları belirlerken yürüttüğümüz işleri en etkin şekilde karşılayacak ürünleri tercih ediyoruz. Bundan dolayı yerli ve yabancı sistemleri bir arada kullanıyoruz. Önceliğimiz yerli ürünler olmakla beraber bizim için olmazsa olmaz olan; ekipmanları operasyonel olarak en etkin şekilde kullanabilmektir.
Depo içerisinde kullandığımız robotik süreçler, 2022 çalışmamıza göre insan gücü ihtiyacımızın yüzde 39'unu sağlamaktadır. Konveyör hatları, yüksek kapasiteli akıllı ölçüm tartım kameraları, sensörler ve tüm bunlara entegre edilmiş sürekli geliştirilen yazılım sistemlerimiz mevcut.”
Yakın dönemde e-ticaret depolarını devreye aldıklarını ifade eden Akyıldız, “Depomuz entegre konveyör hatlar, yapay zeka ve uçtan uca sistemlerle 3PL alanındaki bu özelliklere sahip ilk tesistir. Bu sayede müşterilerimizin sipariş karşılama kapasitelerini artırdık. Özel günlerdeki yüksek sipariş sayılarında ortaya çıkan son kullanıcı memnuniyetsizliklerini; yürüttüğümüz operasyonla düşürdük. Tüm süreçleri müşterilerimize anlık raporlayarak şeffaf bir süreç yürütüyoruz.
Böylelikle, ürünlerin depoya giriş yapıp en verimli noktaya adreslenmesinden, sipariş düştüğünde hızlı ve doğru toplanmasına, personellerimizin yaptıkları işleri daha verimli şekilde yerine getirmesinden, birbirleriyle daha uyumlu çalışmalarına dek tüm süreçlerde tıkanma oluşabilecek noktaları yapay zekayla çözüme kavuşturmaktayız.
Yönetim sistemlerinde birden fazla yazılım kullanıyoruz. Bunların içerisinde yabancı kaynaklı olup bizim tarafımızdan geliştirileni de, direk sıfırdan kendi ekiplerimiz tarafından yaratılanı da mevcut. Bu yazılımlar, bizim doğru ve etkin operasyon yürütmemiz için vazgeçilmezdir” diye konuştu.
“Dijital dönüşümün tüm sektörleri kapsayan zorunlu bir süreçtir” diyen Mehmet Akyıldız sözlerini şöyle tamamladı: “Bizim sektörümüz de çok canlı ve hareketli olduğundan operasyon süreçlerinin de bu hıza ayak uydurması zorunludur. Bu noktada sürekli öğrenen ve otomasyon sisteminin verimliliğini artıran yapay zekâ uygulamaları devreye girmektedir. Depo içi operasyon süreçlerinin otomasyon sistemlerine dönüştürülmesi ve tahminleme modelleriyle önden sipariş planlanması yakın gelecekte sektörümüzün teknolojik gelişmeleri arasında önemli bir yere sahip olacaktır.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.