NETLOG, Türkiye’de lojistik alanında son yıllarda hızla büyüyen ve adından sıkça söz ettiren genç bir şirket. Şirket kurucuları ve yönetim kadrosuyla birlikte arkasında büyük bir birikim bulunduran Netlog’un İş ve Sistem Geliştirme Direktörü İbrahim Bektaş, grup şirketlerinden Polar XP ile ilgili bilgiler vererek, yaptıkları yatırımları ve şirketin vizyonunu KargoHaber Dergisi’ne anlattı.
Sayın Bektaş, grup şirketlerinizden Polar XP ile ilgili çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
- Polar XP olarak geçen sene Mart ayında başlattığımız ve artık bugün rayına girmiş bir lokomotif var. Artık onun arkasına vagon takmakla meşgulüz. Bu işe başlarken biz stratejimizde Türkiye’de soğuk yapılanma altında boş bir pazar olduğunu gördük ve o pazarda olması gereken kalitede servis veren ve bütün Türkiye’yi kapsayan bir lojistik firması kurup her yere gitmeyi amaçladık. Biliyorsunuz Türkiye’de birkaç tane soğuk zincir lojistiği yapan grup var ancak bunlar her yere gitmiyorlardı ve başka bir grubun ana tedarikçisi durumundadırlar. Bizim amacımız tamamiyle tarafsız sadece müşteri odaklı bir LSP olarak her yere gitmekti ve şu anda her yere gidiyoruz. En az ulaştığımız yere bile haftada bir kere mutlaka uğruyoruz. Şimdi çalışmalarımızın ikinci fazına başlıyoruz. Almanya’da çok özel bir teknolojiyle üretilen ve Türkiye’de hiç olmayan, bir palete kadar ufaltılabilen katlanabilir paravanlı bir taşıma sistemi var. Bu teknikte eski sitemlerin aksine araçta hangi bölümde kaç derece olması isteniyorsa o derece aracın istenilen bölümünde elde edilebiliyor. Bunun akabinde yapı büyüdükçe birkaç girişimde daha bulunduk. Geçen seneye ilave olarak şu anda Tuzla’da bir tesisi devreye alıyoruz. Tesis 16 bin m2’lik bir alana sahip. Bunun yaklaşık 8 bin m2’si soğuk operasyon için ayrılırken 8 bin m2’si de soğuk olmayan operasyonlar için kullanılacak. Amacımız bizim daha çok İstanbul Beylikdüzü çıkışlı operasyonumuzu ağırlıkla Gebze’ye kaydırıp; Beylikdüzü’nü daha çok Avrupa yakasının merkezi olarak kullanmak. Böylece Anadolu çıkışlarını Gebze’ye kaydıracağız. Ayrıca Soğuk parsiyel networkümüzün gelişmesine paralel olarak Bursa şubesini devreye aldık. İlave olarak da Malatya ve Samsun aktarma merkezlerini devreye alındı. Bunu yaparken üç amacımız vardı. Bugün İstanbul üzerinden gittiğimiz Doğu ve Karadeniz hatlarını bu iki aktarma merkezinden yapıp belli bir tasarruf sağlamak; ikincisi o bölgelerde satış faaliyeti yaparak o bölgelerdeki potansiyelimizi artırmak ve üçüncü olarak da oralara daha yüksek frekanslarla, daha kaliteli gitmek. Akabinde de şu an görünen birkaç il daha var ama çok netleşmeden belirtmek istemiyorum ama 2011’in ilk periyodunda diğer belirttiğim gıda dışı dahil her şeyin girmesiyle birlikte bugünkü kapasitemizi yaklaşık olarak 8 kat büyütmeyi hedefliyoruz. Amacımız 24 saat içerisinde Soğuk, Donuk ve gıda ürünlerini Türkiyenin her yerine teslim etmek.
Yaptığınız operasyonlarda kapasitenin bir kısmını mevcut müşterilere mi kullanıyorsunuz? Mesela Ülker gibi.
- Açıkçası Ülker grubunun buradaki payı yüzde 10 civarındadır. Geri kalan yüzde 90 kapasite, Ülker grup dışındaki firmalara açıktır. Ülker Lojistik konseptimizde senelerden beri son derece efektiv yürüyen Depo ve dağıtım networkümüz zaten var. Ancak uç ve zor noktalarda 2 Dağıtım Networkümüz birlikte çalışarak daha effektiv hale geliyor. Biz Ülker mallarını direkt ilk depodan götürme üzerine bir modelle çalışıyoruz. Ancak uç noktalarda ve gerekiyor ise Ülker grubu operasyonlarımız için planlanmış olan bazı planlamalar artık Polar XP bünyesine kaymaya başladı. Aslında işimizin yüzde 90’ı grup dışı. Çok ciddi bir biçimde taze sebze meyve işine de girmiş durumdayız. Mevsiminde büyük miktarlarda çilek dağıtımı yaptık.
Çilek dışında başka ürünler var mı?
- Çilek mevsimi bitti şimdi Japon eriği, üzüm, Nektarin gibi muhtelif meyveleri Haftada 100-150 ton civarında taşıyor ve zincirlere dağıtıyoruz.. Fakat hedef ayda 10000 ton civarında bir yere gelebilmek. Fakat bunun için Tuzla depomuzu devreye almayı bekliyoruz. Çileği aldığımız firmanın 10 ay çilek üretecek şekilde bir yapılanması var. Akabinde diğer meyve sebzeler de devreye giriyor. Operasyon şu anda çok başarılı bir şekilde devam ediyor. Bu arada 2009 Ağustos’tan beri bu networkü oluştururken biraz da müşteri memnuniyetini artırıcı çalışmalarımız oldu. Bunlardan bir tanesi; biz her ürünümüzü kendi ürün grubu içinde elleçliyoruz. Araçlarda 6 ayrı rejim mevcut ve buna bağlı olarak bir altyapı kurduk, kendi içimizde özel bir yazılım geliştirdik. Şu anda bize teslim edilen her bir ürün, teslim alındığı noktadan teslim edildiği noktaya kadar tüm süreç içerisinde sistem tarafından takip edilebilir hale geliyor. Araçlarımızdaki uydu takip sistemi sayesinde hem konum hem de iç sıcaklık bilgilerini on-line olarak alabiliyoruz. Bunlar sistem hafızasında tutuluyor. Hem kalite hem de izlenebilirlik anlamında tüm altyapıyı da oluşturmuş durumdayız.
Soğuk zincir dağıtımında et, balık gibi ürünler var mı?
- Taze Et çok özel bir ürün olduğu için şu anda prensip olarak oraya girmiyoruz ama donuk balık taşıyoruz. Çünkü taşıdığınız diğer ürünlerle ısı rejimini ayırsanız bile koku nedeniyle riskler oluşabilir diye bazı ürünlere bilerek girmiyoruz. Bunlara örnek olarak et ve taze balığı verebilirim. Ancak şu anda taze balıkla ilgili bir firmayla görüşüyoruz. Eğer bu operasyon olursa tamamen müstakil olarak çalışacak ve diğer ürünlerden tamamen izole olacak. Çünkü hiçbir peynir firması balıkla birlikte malının taşınmasını istemiyor. Bu nedenle taze balık ve taze ete girmiyoruz ama sucuk, salam, pastırma, sosis gibi et ürünleri var.
Sezon itibarıyla dondurma taşımalarınız var mı?
- NETLOG olarak GOLF dondurmalarının tüm lojistiğini yapmaktayız. Onun dışında PolarXP olarak dondurmada sadece bir firmayla anlaştık. Bu dünya çapında bir DEV firma ve bizimle Türkiye pazarını geliştirmeyi hedefliyorlar. Burada hedeflenen taşıma derecesi -25’dir ve bu operasyonu da vereceğiz ama o çok butik bir iş, sınırlı bir bölgede ve tüm Türkiye’yi kapsayacak boyutta bir operasyon değil.
Depo yapınız hakkında bilgi verebilir misiniz?
- 3 tane tam otomatik depomuz var. Bir tanesi Bayrampaşa’da, bir tanesi Kurtköy’de, bir diğeri de Ankara’da. Bu 3 deponun toplam 110 bin palet kapasitesi var. Bunların dışında da Türkiye’nin değişik yerlerinde farklı amaçlar için kullanılan çok sayıda depolarımız var. Toplam yönettiğimiz depo sayımız
Muhtelif kalifikasyonlarda 11 şehirde 44 lokasyonda 280.000 palet kapasitesinin üzerindedir. Depolarımızda 1800 civarında personel, 360 adet muhtelif forklift, TT, RT gibi elleçleme ekipmanlarımız var.
Toplam 300.000 palet kapasitesi ile herhalde Türkiyedeki en çok palet havuzuna sahip firmayız. Grubumuzun depo yönetim ve bakımlarından sorumlu 4 makine 2 elektrik, ve8 endüstri mühendisi arkadaşımız var. Ayrıca tüm depoları Merkezi Serverlarımızdan aynı elden yönetilip kontrol edilebilen bir IT alt yapımız, bize özel yazılımlarımız ve 28 kişilik bir IT ekibimiz var. Tüm operasyonlarında SAP yi kullanan Türkiyedeki tek, dünyadaki sayılı lojistik şirketlerinden birisiyiz.
Ayrıca sizin süt toplama operasyonunuz da var değil mi?
- Bizim şu anda günlük 2 bin 200 ton civarında sütü ülkenin muhtelif noktalarından toplıyan ve bu ürünleri son derece hijyenik bir ortamda ve süratle fabrikalara ileten bir grubumuz var.. Süt toplama için özel bir yazılımımız var ve sütler Türkiye’nin her tarafından toplanıyor. Netlog bu operasyonu 2008 yılının Kasım ayında devralmış. Biz geçen sene Müşterimizin taleplerini analiz ettik değerlendirdik ve bir yazılım geliştirdik. Daha evvel Excel’de takip edilen bir operasyonu Bilgi işlem sistemi kontrolüne aldık. Şu anda giden her bir tankere bu sistem üzerinden sipariş açılıyor. Süt toplayan tüm araçlarda GPS sistemi var ve araç şoförü süt alma noktasına gittiğinde yaptığı ve yapacağı tüm işlemler, aracın doluluk oranı gibi bilgiler ve daha fazlası on-line izlenebiliyor. Biz de müşterilerimize tüm bilgileri ve verileri zamanında online iletebiliyoruz. Örneğin tüm araçlar bugün 32 bin 743 km yol yapacaklar. An itibarıyla araçlar bunun bin 167 km’sini yapmış durumda, bu arabalar bin 75 ton süt toplayacak ve şu anda 348 ton süt toplamış durumdalar gibi bilgileri iletebiliyoruz. Bu bilgiler de onların eline o gün ne kadar süt geçeceğini bilmelerine ve üretim planı yapmalarına yardımcı oluyor. Sistem şu anda tamamen devrede. Bu yazılımı tamamen süt toplama operasyonu için yazdık.
Süt toplayan araçlar sizin öz malınız mı?
- Kısmen şirketimizin ancak önemli bir miktarı bizle çalışan müstakil araçlar. Ancak hepsi sistemimize bağlı ve kontrolümüz altındalar. Bütün telefonları, araç takip sistemleri ve kısmen tankları bize aittir. Bir tür bizim elemanımız gibidirler ve bunlarla kilometre başına anlaşmamız vardır. Biz bu operasyonu geçen sene devralırken mevcut yapıyı devralıp onun üzerine bir lojistik konseptle iyileştirici ilaveler yaptık. Bu araçlar ilkel bir yapıyla daha önce fabrikaya hizmet veriyorlarmış ama şimdi fabrika yerine onlarla biz muhatabız. Bu sistemde her gün yaklaşık olarak 150 -160 civarında bir sefer sayısı oluyor.
Önümüzdeki aylarda başka ne hedefleriniz var?
- Uluslararası faaliyetlerimiz süratle gelişiyor. Mersin ofisimiz üzerinden tüm dünyadan gelen malları Gürcistan, Azerbaycan, ve Kuzey Irak’a aktarıyoruz. Bu bölgedeki kapasitemiz ayda bin TEU civarında.
Yurt içi lojistik olarak önümüzdeki dönemde hedeflediğimiz nokta parsiyelde büyümek. Daha öncede ifade ettiğim gibi 2011’in başına kadar yaklaşık olarak parsiyel networkte mevcut kapasitemizi sekiz kat büyüteceğiz. Tabi buraya ilave ürünler olarak gıda dışı ürünler geliyor. Gıda ile gıda dışı ürünler tamamen bağımsız iki network. Sadece personel anlamında, yönetim, komünikasyon, bilişim altyapısı gibi alanlardaki belli sinerjilerden yararlanacağız. Birkaç tane de zincir marketlere yönelik projemiz var. Zaten şu anda Bizim Toplu Tüketim Mağazalarını dağıtıyoruz. Bunu paralelinde de birkaç firmayla görüşmelerimiz devam ediyor. Çünkü burada bir para var, burada bir sinerji var, burada bir tasarruf var. Birçok firma buna sıcak bakıyor. Tuzla’daki 8 bin m2’lik alanın yaklaşık 3 bin 500 - 4 bin m2’si bu amaçla kullanılacak.
Çok kabaca bizim önümüzdeki dönemdeki hedefimiz Ülker ile olan işlerimizi kalite anlamında daha da geliştirmek ve Ülker grubu dışı müşterilerimizi vereceğimiz kaliteli ve uygun fiatlı innovativ hizmetler geliştirmek. Altyapı yapımızı bu bakışla redizayn ediyoruz. Bunlardan bir tanesi ısrarla vurguladığım parsiyel networkü oturtmak. Çünkü bugün parsiyel network olmaksızın hemen hemen hiçbir firmaya servis verebilmek çok olası değil. Bu yapının kurulmasıyla birlikte birçok firmaların tek tedarikçisi olmaya çalışıyoruz. Nedir bu? Depolamasından komple kamyon nakliyesine, parsiyel dağıtımına kadar. Bununla ilgili olarak da Netİnfo diye bir yazılım geliştirdik. Bu program, sürücülerin cep telefonları üzerinden çalışan bir yazılım. Şu anda Polar XP operasyonumuzda, parsiyel operasyonlarımızda devrede. Bu projede de yaptığımız şudur; örnek vermek gerekirse malı müşterinin deposundan veya depomuzdan alıp Iğdır Migros’a teslim edeceğiz. Bu sevkiyatı girip Iğdır Migros’a plaka atadığımız ve sürücünün plakasına düştüğü anda cep telefonunda görünüyor. Şoför gideceği noktaya ulaştığında ekrandan bize ulaştım diye sinyal yolluyor. Bunun dışında uygulamaya aldığımız NetSafe adındaki yeni bir uygulamamızda da bir web portal açıyoruz. Müşterimiz oradan girdiği zaman herhangi bir teslimatının statüsünü görüyor ayrıca evrakı bize geri döndüğünde tarayıcıdan geçirip dijital olarak arşivleme yapıyoruz. Bununla beraber müşterilerimiz teslimatlarının durumunu öğrenip teslim evrakının imajını görebilecek, faturadaki kaşeyi görebilecek. Böylece tüm bir uygulamayı sunmaya çalışıyoruz.
Netlog’un bütün cirosuna bakarsak yüzde kaçı Ülker? Yaptığınız işin yüzde yüzü gıda lojistiği diyebilir miyiz?
- Bizim uluslararası ayağımızda çok ciddi bir yapıdır ve orada Ülker cirosu yüzde 2’yi geçmez. Bizim 3 adet marka ana şirketimiz var. Bunlardan Intercombi, uluslararası taşıma yapıyor, Netlog’un yüzde 99’u gıda. Diğer tarafta da PolarXP tamamı ile soğuk donuk markette varlar. Ağırlıklı olarak gıdada büyüyoruz. Biz diğer sektörlere girersek ayrı bir marka olarak girmek zorundayız. Şimdi onun modellemesi üzerinde çalışıyoruz.
Yabancı şirketler kurmak, kendi ofislerinizi yurtdışında açmak gibi planlarınız var mı?
- İntercombi bünyesinde zaten Romanya yapılanmamız var. İştahımızı kabartan birkaç yer var; bu ülkelerde de çok yakında yapılanmayı amaçlıyoruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.