• BIST 10891.42
  • Altın 2529.106
  • Dolar 32.8951
  • Euro 35.7068
  • İstanbul 23 °C
  • Ankara 18 °C

‘Talep Tahmini’ Rekabette Kilit Nokta Oluyor

‘Talep Tahmini’ Rekabette Kilit Nokta Oluyor
HRdergi tarafından bu yıl dokuzuncusu gerçekleştirilen Lojistik Yönetimi Zirvesi, sektör temsilcilerini, akademisyenleri ve tedarik zincirinde başarıyı yakalamış şirketleri biraraya getirdi.

Ekol Lojistik’in Ana, dergimiz KargoHaber’in Basın Sponsorluğunu üstlendiği Zirve, 28-29 Mart 2007 tarihlerinde Conrad Hotel’de gerçekleştirildi. Lojistik ve tedarik zincirinde ana rekabet unsurunun ‘talep tahmini’ olarak vurgulandığı Zirve, Ulaştırma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Suat Hayri Aka, HRdergi Genel Müdürü Alper Toper, Ekol Lojistik Genel Müdür Vekili Cem Kumuk ve Zirve Başkanı Dr. Funda Şahin’in açılış konuşmalarıyla başladı.

Yerli ve yabancı 34 konuşmacının yer aldığı zirvede ana konuşmacı olarak yer alan Cranfield Yönetim Okulu’nda Lojistik ve Tedarik Zinciri Yönetimi Merkezi’ni yöneten lojistik gurusu Martin Christopher, ‘Tedarik Zincirini Talep Zincirine Dönüştürmek’ konulu bir sunum gerçekleştirdi.  


Asıl başarı talep değişikliklerine hızlı yanıt verebilme

Konuşmasında, yalın tedarik zincirinde yüksek hacimli talep değişkenliğinin ve tedarik zinciri riskinin düşük olduğunu belirten Christopher, kapasite tahminine karşın talep tahmininin kilit önem kazandığını kaydetti. Talep değişikliğinin daha az öngörüldüğü ortamlarda uygun yönetim tarzının çeviklik olduğunu ifade eden Christopher, bunun için de bilgi ve ürün akımının aynı sirküler içinde devam etmesi gerektiğini bildirdi. Talepteki öngörülmez değişikliklere hızlı yanıt verebilmenin asıl başarı olduğunun altını çizen Christopher, yalın tedarik zincirinin genel seviyede tahmin yürüttüğünü, ekonomik parti miktarlarını baz aldığını, etkinliği artırdığını buna karşın çevikliğin, talep odaklı olduğunu ve etkililiği artırdığını söyledi.

‘İlaç Lojistiğinde İnovatif Yaklaşımlar’ konusuna değinen Ekol Lojistik Süreç Geliştirme ve Tasarım Yöneticisi Murat Boğ ise; ilaç lojistiğinin kapsamını, temel farklılaşma noktalarını ve Türkiye’de ilaç lojistiği konularını aktardı.

İlacın doğası, hukuki düzenlemeleri, geri çekme prosedürü, fiyat oluşumu, lot takibi ve soğuk zincir gibi konuların ürünün temel farklılaşma noktalarını oluşturduğunu açıklayan Boğ, Türkiye’de ilaç lojistiği ile ilgili bazı tespitlerde bulundu. Türkiye’de de dünyaya paralel olarak kar paylarının zincirdeki tüm paydaşlar için düştüğünü, uzmanlaşmış firma sayısının az olduğunu, hukuki düzenlemelere uymada eksiklikler yaşandığını belirten Boğ, bunların yanında lot-miad takibinin kesintiye uğraması, soğuk zincir uygulamalarında başarısızlık, yönetmelikler nedeniyle sinerji fırsatının kaybolması gibi konulara da dikkat çekti. Konuşmasında örnek çalışmalara da yer veren Boğ, ilaç sektöründe ön depo uygulaması olan Farma Lojistik ve Ekol, promosyon lojistiğinde dış kaynak kullanımının modern uygulaması olan Pfizer-Ekol projelerini anlattı.

Uygulama örneklerinin de paylaşıldığı zirvede Ford Otosan Lojistik Direktörü Recai Işıktaş, Ford Otosan’ın lojistik uygulamalarından söz etti. Ford Otosan’ın lojistiği malzeme ve araç lojistiği olmak üzere ikiye ayırdığını kaydeden Işıktaş, intermodal taşımacılığın Ford Otosan için çok önemli bir taşıma modu olduğunu ifade etti. Konsolidasyon merkezinde doldurulan swap body’lerin Köln demiryolu merkezine geldiğini ve oradan yüklenen swap body’lerin de Köseköy’e getirildiğini söyleyen Işıktaş, bu organizasyonun 6,5 gün sürdüğünü bildirdi. Işıktaş, intermodal taşımacılığın düşük ve sabit fiyat, etkin hacim kullanımı, çevreci olması gibi özelliklerinin bulunduğunu açıkladı. Yurtiçinde araçların demiryolu ile dağıtımı konusunda bazı çalışmalar yapıldığını ancak verim sağlanamadığını belirten Işıktaş, “Çünkü araçlar trene yüklendikten sonra varış noktasında tekrar TIR’lara yükleniyorlar. Bu nedenle hem fiyat hem de zaman açısından verim sağlanamıyor” dedi. 


Para lojistiğinde dış kaynak kullanımı artabilir

Zirvede yer alan diğer bir akademisyen de ‘Tedarik Zinciri Network Dizaynı: Finansal ve Hizmet Etkileri’ konulu bir sunum yapan Texas A&M Ünv. Tedarik Zinciri Profesörü Dr. E. Powell Robinson Jr. oldu. Etkili bir network dizaynının dikkat çekici bir rekabet avantajı yaratırken, doğru tasarlanmamış bir dizaynın firmaların piyasa potansiyelini yakalamalarına engel olacağına dikkat çeken Robinson, gelişen küresel piyasalar ve günümüzün ticaret hayatındaki belirsizlikleri de dikkate almak gerektiğinin altını çizdi.

Geleneksel network kullanımı ile ilgili ortak kusurlardan da söz eden Robinson, matematiksel optimizasyon ve senaryo değerlendirmesine dayalı karar destek araçlarının kullanımını aktardı.

Akbank T.A.Ş. Şube Operasyonları Bölüm Başkanı M. Ege Çağlar ise; ‘Bankalarda Para Taşıma İşinin Özellikleri ve Maliyetler’ konusunu katılımcılar ile paylaştı. Lojistiğin kısa bir tanımını yaptıktan sonra para lojistiği konusuna değinen Çağlar, tüm müşterilerin ağırlıklı olarak banka şubelerini kullandığı Türkiye’de 80-100 milyar dolar civarında para dolaşımı olduğunu ve dolaşan paranın da EFT hacminin yüzde 1’i civarında olduğunu kaydetti. Para lojistiğinde güvenliğin çok önemli olduğunun altını çizen Çağlar, Akbank’ın güvenlik ve lojistik faaliyetlerini kendi bünyesi içinde yürüttüğünü ifade etti. Şubelerin nakit para taleplerinin karşılanması ve nakit fazlalarının T.C. Merkez Bankası’na yatırılması, tüm şube dışı ATM’lerin nakit seviyelerinin izlenerek yılda 365 gün servis sağlayarak yüksek verimlilikte hizmet sağlanması, müşterilerin işyerlerinden nakit fazlalarının alınması ve nakit ihtiyaçlarının karşılanması gibi temel fonksiyonları yürüttüklerini bildiren Çağlar, “Zırhlı araçların rotaları, takibi ve yönlendirilmesinde GPS teknolojisi kullanıyoruz. Bu verimlilik anlamında ciddi katkılar sağlıyor. ATM’lerin nakit seviyelerinin ve faal olarak devam etmesi için gerekli nakit ihtiyacının tespiti için özel bir yazılım kullanıyoruz” dedi.

Para lojistiği için 5 ya da 10 yıllık süreçte beklentilerini söyleyen Çağlar, para lojistiğinde dış kaynak kullanım oranının gittikçe artacağını, nakit para dolaşımının elektronik yöntemlerin yaygınlaşması, kara para mevzuatı nedeniyle azalacağını ve ekonomik istikrarın yakalanacağı bir ortamda nakit yönetiminin kritik öneminin azalacağı öngörüsünde olduğunu açıkladı.


Trend, stratejik tedarik zinciri yönetimine kaydı

Zirvede yer alan diğer bir konuşmacı NewMarket/Netsco Inc. Başkan Yardımcısı Tolga Erkmen ise, RFID teknolojisinin gerçekleri, dünya pazarındaki durumu, lojistik operasyona etkileri, uygulamadaki zorluklarını içeren bir sunum gerçekleştirdi. Diğer bir konuşmacı Mey İçki Satınalma Direktörü Nejat Meşe de Mey İçki’nin lojistik konumlandırmasından bahsetti. “Bizim için tedarik zinciri; doğru uygulandığında yeni bir rekabet boyutu yaratabilecek operasyonel bir stratejidir.” diyen Meşe, bütünleşik bir tedarik zinciri yönetimi uyguladıklarını, tedarik, üretim ve dağıtımı en iyi şekilde gerçekleştirmeye çalıştıklarını belirtti. 60 milyon litre üretilmiş ve şişelenmiş ürün lojistiği gerçekleştirdiklerini kaydeden Meşe, 10 bine yakın nakliye operasyonu yaptıklarını ifade etti.

SAP sistemini uygulamaya aldıklarını bildiren Meşe, 2007 sonunda bitecek bu proje için 1 milyon dolara yakın yatırım yaptıklarını söyledi.

Texas A&M Ünv. Operasyon Yönetimi Profesörü Robert J. Vokurka da sunumunda; tedarik zincirinde nelerin değiştiğini, ileride firmaları nelerin beklediğini ve geleceğin tedarik zinciri yönetimlerinin nasıl olacağını aktardı.

“Tedarik zinciri yönetimi gözümüzün önünde değişiyor. Bundan çok kısa zaman önce havayolu şirketleri biletleri yazılı olarak elimize veriyordu; faturalar çek ile ödeniyordu; mektup atmak için pul almak zorundaydık.” diyen Vokurka, çok hızlı bir değişim yaşandığını ve bu değişimin tedarik zinciri yönetimine de yansıdığını belirtti. İlk zamanlarda tedarik zincirinin temel olarak tedarikçileri ve tedarik yöneticilerini ilgilendirdiğini kaydeden Vokurka, artık tedarik zinciri yönetiminden stratejik tedarik zinciri yönetimine geçildiğini ifade etti. Gelecekte ise tedarik zinciri yönetiminin çok daha karmaşık hale geleceğini söyleyen Vokurka, tedarik zinciri içerisinde yer alan zincirler içerisindeki performansların ölçülmesinin gelecekte tüm zincire yayılacağını bildirdi. Yine çevre ile ilgili maliyetlerin azaltılması gerekeceğini vurgulayan Vokurka, şirketlerin en üstün çözümü sunabilmek adına biraraya gelerek çalışacaklarını açıkladı. Gelecekteki ihtiyaçlara cevap verebilmek için şimdiden önlem alınması gerektiğine dikkat çeken Vokurka, yapılan bir araştırmadan çıkan üç sonucu da katılımcılar ile paylaştı. Araştırma sonucunda; tedarik zinciri yönetiminin üst yönetim için hala gerekli bir uygulama olmadığı ve bu nedenle görünürlülüğü artırmanın zorunlu hale geldiği sonucuna ulaşıldığını belirtti. Bunun yanında tedarik zinciri yönetiminde liderlik eksikliği olduğunu ve insanların çapraz alanlarda eğitilmesi gerektiğini kaydeden Vokurka, işlevsel bir yönelim olan tedarik zincirinde ilişki geliştirilmesi üzerine odaklanılması gerektiğini bildirdi.

Whirlpool, yeni stratejisi ile maliyetlerinde 20 milyon dolar iyileştirme gerçekleştirdi
 

Zirveye konuşmacı olarak katılan Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Fatoş Karahasan ise ‘Marka Nedir? Ne değildir?’ konusuna değinirken, Ankaralı Hukuk Bürosu’ndan Avukat Egemen Gürsel Ankaralı da ‘Lojistik Uygulamalarda Sigorta Teminatı’ başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.

Tennessee Ünv. Öğretim Üyesi ve Whirlpool emekli Başkan Yardımcısı Dr. J. Paul Dittman ise Whirlpool’un yeni tedarik zinciri stratejisini anlattı.

Yeni strateji geliştirilirken müşterilerden başlamaya karar verdiklerini ve kendilerine öncelikler belirlediklerini ifade eden Dittman; termin süresinin tutarlı olması, tüm siparişlerin tek seferde teslim edilmesi ve tam zamanlı sipariş takibini en önemli ihtiyaçlar olarak belirlediklerini söyledi. Daha sonra öne çıkan dört operasyon modeli belirlediklerini açıklayan Dittman, bu dört modele bağlı olarak 20 yetkinlik belirlendiğini ve bu 20 yetkinliği de kategorilere ayırarak 85 milyon dolarlık gelişim planı ortaya çıkardıklarını belirtti. Kendilerinin 35 milyon dolarlık bir yetkinlik planı oluşturduklarını kaydeden Dittman, etkisi yüksek kazanımları hızlı bir şekilde yerine getirmeye çalışarak uygulama sonucunda da Whirlpool’un en düşük stok seviyesine ulaştığını vurguladı. Envanter’in 100 milyon dolar seviyesine çekildiğini, toplam maliyetin de 20 milyon dolar civarında iyileştirildiğini açıklayan Dittman, müşteri ihtiyacına en hızlı şekilde cevap verebilmenin yanında depo ve nakliye maliyetlerinde de 20 milyon dolarlık iyileşme görüldüğünü söyledi.

‘Inovasyon ve Tedarik Zinciri Yönetimi’ konusunda katılımcıları bilgilendiren Stephen M. Ross İşletme Okulu akademisyenlerinden Ravi Anupindi de inovasyonun şirketiler için kritik bir rekabet boyutu olduğunun altını çizdi.

İyi yönetilen tedarik zinciri, hizmet seviyesini yüzde 98’e çıkarıyor

Türkiye’de 4 bin 500 bayi ve 600 civarında yetkili servisi bulunan Arçelik’in tedarikçiler ve yetkili servisler arasındaki zinciri; global rekabet, kısa ürün çevrim zamanı, yeni-düşük maliyetli değişim kanalları e-iş stratejilerini baz alarak oluşturduklarını ifade eden Arçelik Tüketici Hizmetleri ve Lojistik Direktörü Serdar Sözeri, tedarik zincirinde esas olan şeyin maliyetlerin azaltılması olduğunu vurguladı. Sözeri, şirket hedefleri ile tedarik zincirinin birbirine örtüşmesi gerektiğinin de altını çizdi.

‘Oyun Kazanma Sanatı: Tedarik Zinciri Planlaması, Teori, Son Eğilimler ve Pratik’ konulu sunum ile zirveye katılan diğer bir isim de Syncron Operasyon Direktörü Richard Revell oldu.

Revell, tedarik zinciri planlamasının işletmelere; daha rekabetçi olmaları, müşteri hizmet seviyelerini yükseltmeleri ve tedarik zincirinde envanteri azaltma konularında yardımcı olacağını belirtti. ERP sistemlerinin oyunun nasıl oynanacağını gösterirken tedarik zinciri planlamasının oyunun kazanılmasına yardımcı olduğunu kaydeden Revell, tedarik zincirinin iyi yönetilmesi ile hizmet seviyesi yüzde 98’e çıkarken, stokların yüzde 35, acil siparişlerin ise 2/3 oranında azaltılabileceğini bildirdi. Aynı zamanda sipariş sürecinde yüzde 60, depo ve dağıtımda da yüzde 30’luk verim artışı sağlanabileceğinin altını çizen Revell, taleplerin daha net görünür kılınmasıyla belirsizliklerin önemli ölçüde azaltılacağını söyledi.


Dört farklı konu, dört farklı panelde tartışıldı

Zirve boyunca gerçekleştirilen panellerde de farklı konular tartışıldı. ‘Türkiye’de Lojistiğin Demiryolundan Beklentileri’ konu başlığı ile gerçekleştirilen ve moderatörlüğünü Demiryolu Taşımacılığı Derneği (DTD) Başkanı Mete Tırman’ın yaptığı panelde; TCDD Hareket Dairesi Başkanı İbrahim Çelik, Omsan Lojistik A.Ş. Genel Müdürü Osman Küçükertan ve DTD Genel Sekreteri Şemsi Ercan konuşmacı olarak yer aldı.  
         

Özel sektörün demiryollarından beklentileri, demiryolu taşımacılığının geleceği ve serbestleşmesi konularına ağırlık verilen panelde; panelistler demiryollarından devlet tekelinin kaldırılması konusunda görüş bildirdiler. Demiryolların üretim bölgelerine, limanlara uzaklığı ve trenlerin çok eski olmalarının problem teşkil ettiğini ifade eden panelistler, özel sektörün bu alana girmesiyle bu sorunların aşılabileceği konusunda görüş birliğine vardılar.

Galatasaray Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Şakir Ersoy’un moderatörlüğünü yaptığı panelde ise ‘Türkiye’de İlaç ve Tıbbi Malzeme Lojistiği’ tartışıldı.

Panelde ilk olarak söz alan isim Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdür Yardımcısı Dr. Saim Kerman, Bakanlığın yeniden yapılanma sürecinde olduğunu ve İlaç ve Eczaneler Genel Müdürlüğü olarak özerklik almak istediklerini açıkladı. AB ile uyum sürecinin kaçınılmaz süreci olarak ilacın dağıtımı ile ilgili yönetmeliklerin gündemde olduğunu belirten Kerman, tüm ilaçlara elektronik kodlama getirileceğini ve sahte ilaç sorunu bu şekilde çözmeye çalışacaklarını kaydetti.

Hedef Alliance Holding İlaç Genel Müdürü Bülent Denkdemir ise; ilaç ve tıbbi malzeme lojistiğinde dağıtım kanallarının önemini vurguladı. 100 yabancı 143 yerli firmanın Türkiye pazarına ilaç sağladığını ve bu ilaçların dağıtım kanalları ile 22 bin 521 eczaneye sevk edildiğini söyleyen Denkdemir, işletme ve stok yönetimi konusunda eczanelerde eksikliklerin mevcut olduğunu ifade etti. Eczanelerin genellikle bir aylık stoklarla çalıştığını bildiren Denkdemir, son 10 yıl içinde sektörde konsolidasyonlar görüldüğünü, dağıtım kanallarının bir kısmında ciddi yapısal değişiklik olduğunu açıkladı.

Diğer bir konuşmacı olan Memorial Sağlık Grubu Tedarik Zinciri ve Planlama Koordinatörü Doğan Tatari, sağlık sektöründe tedarik zinciri yönetiminden bahsetti.

Malzeme hareketinin çoğunlukla hastane içinde gerçekleştiğini belirten Tatari, hastane içindeki bölümlere özel aletlerin ulaştırılması için lojistik ve tedarik zinciri uygulamalarının önemini vurguladı. Aynı şekilde bu aletlerin tamir için götürülmesi ya da atıkların ulaştırılması için tedarik zincirinin gerekliliğine dikkat çeken Tatari, sağlık sektöründe tedarik zinciri yönetiminde makro ve mikro ölçekte uygulamalar görüldüğünü kaydetti. Sağlık sektöründe tedarik zinciri uygulamalarından da söz eden Tatari, süreç analizi-yeniden yapılandırma, depolama-adresleme ve adrese göre malzeme toplama, üretici barkodlarını sisteme tanıtma-ilgili barkod üzerinden takip, dinamik malzeme ihtiyaç planlama sistemleri, RFID ile hastane tekstillerinin takibi gibi konularda uygulama alanı bulduklarını ifade etti.

Sağlık sektörünün ihtiyaçları doğrultusunda birçok sektörden donanım desteği aldığını ve biryandan da kendi donanımlarını oluşturduğunu söyleyen Tatari, sektör için kritik malzeme takibinin çok önemli olduğunu bildirdi.

Sandoz Tedarik Zinciri Operasyon Müdürü Ayla Kurtuluş ise; firma olarak kendilerine tedarik zinciri kuralları koyduklarını söyleyerek, etkin zaman yönetimi, tahmin doğruluğu, stok güvenliği, talep sayısı gibi konuları baz aldıklarını açıkladı.

İlaç fiyatlarının düştüğü, rekabetin arttığı ve verimliliğin önemli bir konu haline geldiğini belirterek sunumuna başlayan Ekol Lojistik Başkan Vekili Cem Kumuk da yaptığı konuşmada ilaç lojistiğindeki süreçlerden ve oyunculardan söz etti. Geleneksel ilaç lojistiğinde oyuncu sayısının fazla olması nedeniyle verimlilikte düşüş yaşandığını, hizmette sürat ve kalitenin düştüğünü, hata tespiti ve performans ölçümlerinin zorlaştığını ifade eden Kumuk, çağdaş zincirlerde ise konsolidasyon olduğunu ve zincirin başından sonuna kadar standart formatta gittiğini belirtti. Yine izlenebilirlik kolaylaştığı için kalite ve süratin arttığını, süreç izlenebildiği için hata tespitinin kolaylaştığını vurgulayan Kumuk, ilaç ve sağlık ürünlerinin bilgi teknolojisinin çok fazla kullanıldığı ürünler olduklarını kaydetti. Fakat bu bilgiyi kimsenin kullanmadığını söyleyen Kumuk, Ekol olarak otomasyon kullandıklarını ve zincir akışını doğru bir şekilde kontrol ettiklerini bildirdi.

Lojistikteki uygulamalar ve tedarik zincirindeki beklentiler...

Moderatörlüğünü Tedarik Zinciri Yönetimi Profesyonelleri Konsülü (ABD) Üyesi Feza Özalp’in yaptığı ‘Tedarik Zincirinde İleriye Dönük Beklentiler’ adlı panelde; Unilever Algida Tedarik Zinciri Müdürü Şahin Ali Gökçelik, Omluksa Lojistik Müdürü Muharrem Aytaçoğlu ve Numil A.Ş. Tedarik Zinciri Direktörü Sırkal Demirseren konuşmacı olarak yer aldı.

Yatırımların doğru alanda yapılması ve fiyat/kalite ilişkisinin kurulması gerektiğinin vurgulandığı panelde, sürdürülebilir büyümeyi olanaklı kılabilmek için gerekli planlama ve entegrasyon sürecinin takip edilmesi gerektiğinin altı çizildi.

Talep tahmini konusuna da dikkat çeken konuşmacılar, talep tahmininde yeterli bilgi alamamanın lojistikte sıkıntı yarattığını bildirdiler. Panelistler, daha profesyonel ve bütünleşik sistemlere yönelinmesi gerektiği konusunda da görüşlerini beyan ettiler.

Zirvenin son paneli ise Lojistik Danışmanı Atilla Yıldıztekin’in moderatörlüğünü yaptığı ‘Lojistikte Yeni Teknolojiler ve Türkiye Uygulamaları’ konulu panel oldu. Batuman Danışmanlık Kurucu ortağı Deniz Batuman, SELCO Kurucu Ortağı Murat Güventürk, KoçSistem İş Geliştirme ve Çözüm Satış Müdürü M. Engin Güney ve Oracle Türkiye Satış Danışmanı Volkan Akıncıoğlu ise panelin konuşmacıları arasında yer aldılar.

Değer zinciri karmaşıklığı, aktivite tabanlı maliyetlendirme (ABC), sürece dayalı ABC konularına değinen Deniz Batuman, yurtdışından da uygulama örnekleri sundu.

Optimizasyon ve simülasyon konularına değinen Murat Güventürk de hedef ve kapsamın doğru olarak belirlenmesi, tasarım zamanı, şeffaf haberleşme, master data, anahtar kullanıcı ve uzman katkısı, süreç tasarımı ev kazanımların takibi gibi konuların optimizasyonun püf noktaları arasında yer aldığını bildirdi. Güventürk, bunlara ek olarak; simülasyon süreçlerinin test edilmesi ve senaryo kütüğünün de simülasyondaki püf noktalar olarak sayılabileceğini belirtti.

RFID konusuna değinen Engin Güney ise; RFID’nin bir teknoloji olmadığını, değeri artıran ve kompleks iş süreçlerini çözümleyen bir değer olduğunu vurguladı. Barkod ve RFID sistemleri arasındaki farklılıklara da değinen Güney, birden fazla etiket okuma, her türlü ortama göre etiket dizaynı ve dinamik bilginin RFID’nin avantajları olarak sayılabileceğini açıkladı. RFID’nin tedarik zincirindeki potansiyel faydalarına da değinen Güney, tüm süreçlerin takip edilebildiği, verimli, hızlı ve daha az hata yapma riskini RFID kullanımının lojistik organizasyonlarına sağladığı faydalar olarak tanımladı.

Panelin son konuşmacısı olan Volkan Akıncıoğlu ise Oracle Nakliye Yönetimi’ni (OTM) anlattı. Yüzde 100 web tabanlı sistemin çok modlu, çok ayaklı, çoklu para desteği ve global zaman yönetimi gibi özellikleri bulunduğunu kaydeden Akıncıoğlu, sistem ile kısıt bazlı sevkıyat planlaması, global nakliye yürütme işlemleri, mutabakat sağlama, fatura ödeme ve takibi, istisnaların yönetimi ile lojistik otomasyonu gibi faaliyetlerin yürütülebileceğini söyledi. OTM ile tüm modların takip edilebildiğini ifade eden Volkan Akıncıoğlu, elektronik ve internet haberleşmeleri ile sipariş, sevkıyat, teslim bilgilerinin anında görüntülenebildiğini söyledi.   

Zirve, özgün tarzıyla farklı hikayeleri paylaşan Şair Sunay Akın’ın sunumuyla sona erdi.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
MAİL BÜLTENİ ABONELİĞİ
Güvenlik Resmi
Mail adresinizi kaydederek en güncel haberlere kolayca ulaşabilirsiniz
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2024 Kargo Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (+90-212) 217 49 59 (Pbx) Faks : (+90-212) 211 62 77